Türkiye’nin en büyük sorunu olarak işsizliği gören Türkan Şoray, “Maalesef okumuş, üniversite bitirmiş yahut okuyamamış, ülkemizin geleceği olan gençlerimiz iş arıyor. Gençlerin, bilhassa geçim kaygısında olan insanların kederi beni çok mutsuz ediyor” dedi. Usta oyuncu ayrıyeten, “Soma çalışanlarıyla birinci günden beri çok ilgiliyim ve kalbim onlarla çarpıyor. Maden emekçileri, tarım personelleri, personeller, emekçiler… Alın teri için yola çıkan herkesin yanındayım. Herkes emeğinin karşılığını kesinlikle almalı. Lakin o vakit daima bir arada yüzümüz güler.” dedi.
Sözcü gazetesinden Yüksel Şengül’e konuşan Yeşilçam’ın ünlü oyuncusu Türkan Şoray’ın açıklamalarından bir kısmı şu biçimde:
“Sizce Türkiye’nin en büyük sorunu nedir?”
“Birinci sıraya işsizliği koyarım. Korona olayından sonra daha da büyük bir sorun olacak diye endişeleniyorum. Bilhassa gençlerin büyük bir gücü var. Maalesef okumuş, üniversite bitirmiş yahut okuyamamış, ülkemizin geleceği olan gençlerimiz iş arıyor. Gençlerin, bilhassa geçim sıkıntısında olan insanların kaygısı beni çok mutsuz ediyor. İstatistiklere baktığımızda ürkütücü bir tabloyla karşı karşıyayız. Yıllarca yemeyip içmeyip evlatlarını okutan, onların meslek sahibi olması için çırpınan ailelerin hüznünü ve hayal kırıklıklarını yüreğimde hissediyorum. Gençlerin önü açılmalı. Onlar bizim geleceğimiz, onlar bu ülkeyi aydınlığa götürecek olanlar… Ümitsizlikleri umuda çevrilmeli diye düşünüyorum.
Gelir adaletsizliği tabii… Keşke herkesin bu mevzuda talihi eşit olabilse. Ayrıyeten giderek kutuplaşıyoruz. Toplumda birbirimizi ötekileştirmeyerek, empati yaparak, birbirimizi dinleyerek, karşı görüşlüyse hürmet duyarak orta yolu bulmalıyız. Bugün ülkemin görüş ayrılığı içinde kutuplaştığını görmek beni çok üzüyor. Birbirimizi yapan tenkit edelim, birbirimizden alacağımız ve birbirimize vereceğimiz çok şey var. Birlik içinde olalım.
Ayrıca ülkemde eğitim çok kıymetli. Eğitimde fırsat eşitliği, kız çocuklarının okutulması çok kıymetli. Eğitimin hava, su, beslenme, barınma ve sıhhat kadar kıymetli olduğunu düşünüyorum. Eğitim düşünebilme, hayata uygulayabilme ve hayatın kıymetini bilme yeteneğidir, sonsuzdur.”
“Ve bayana yönelik şiddet… Siz de hüznünüzü her fırsatta lisana getiriyorsunuz.”
“Kadına şiddet olayları hepimizin yüreğini acıtıyor. Nasıl önlenir nasıl yaptırım uygulanır? Bu zihniyetin ve bayana bakışın değişmesi gerekiyor. Bunun için de en kıymetli şey eğitim. Bu bahiste üzerimize düşen her şeyi yapmak zorundayız. Ülkemin bayanlarına sıkıntıları çözülmüş memnun yarınlar diliyorum.”
“Tarım personelleri, maden çalışanları, fabrika emekçileri haklarını alamamaktan ötürü isyan içindeler…”
“Soma çalışanlarıyla birinci günden beri çok ilgiliyim ve kalbim onlarla çarpıyor. Maden emekçileri, tarım personelleri, çalışanlar, emekçiler… Alın teri için yola çıkan herkesin yanındayım. Herkes emeğinin karşılığını kesinlikle almalı. Fakat o vakit daima bir arada yüzümüz güler.”
